Memurun Umudu, Ali Yalçın’ın Çelişkilerine Kurban Gitti
Ali Yalçın’ın her toplu sözleşme döneminde takındığı ikircikli tutumu ve samimiyetsizliği; memurun Ali Yalçın’a karşı duyduğu güvensizlik hissini perçinlemiştir.
Erdemliler hareketindeki bu tıkanıklığı ve güven bunalımını aşmak için Ali Yalçın’ın istifa etmesi en erdemli hareket olarak görülmektedir.
Emeğinin, ekmeğinin ve geleceğinin peşinde koşan memur, Ali Yalçın’ın tutarsızlığı sonucu yine hayal kırıklığına uğramıştır. Yetkili sendikanın etkisiz yöneticileri, daha iki gün önce aldıkları kararlarından 180 derece çark etti. Sendikanın örgütsel gücünü rant ve zenginleşme aparatına dönüştüren bu zihniyetten başka ne beklenebilirdi.
Ali Yalçın’ın sözlerinden nasıl çark ettiğini görmek için 20.08.2025 tarihinde yaptığı basın toplantısına gidelim ve söylediklerine kulak verelim:
“Farklı statüde aynı işi yapan çalışanlar arasındaki makas, memurunun lehine iken memurun aleyhine dönmüştür. Bunu kabul etmek, sineye çekmek ve meşrulaştırmak kendimizi inkâr, sendikacılığımıza verdiğimiz emeğe saygısızlık, kamu görevlisine de ihanet olurdu. Herkes artık her şeyi biliyor, mızrak çuvala sığmıyor. Sendikacıya düşen maliyenin gerekçelerini değil, memurun gerçeklerini haykırmaktır. Sendikacıya düşen hükümetin doğrularını değil, hükümete doğruları söylemektir.
Artık 4688 sayılı yasayla buraya kadar. Bak! Buraya kadar. Bundan sonrası çıkmaz sokak. Bununla bir daha bizi toplu sözleşme masasına oturmaya mecbur bırakmasınlar, beklenmedik sonuçlarla karşılaşırlar!
Önümüzde hakem süreci var. Hakeme ne bizim ne de kamu görevlilerinin zerre miktarı inancı da güvenci de yoktur. Çünkü geçmişte hakemlik edenlerin hakkaniyetten uzak tutumları, adil olmayan kararları, olmayan iradeleri hakemi Kamu Görevlileri Hakem Kurulu olmaktan çıkarıp, Kamu İşveren Hakemi haline getirmiştir. Bizim için atılacak yeni bir adım kalmadı.”
Bu sözleriyle adeta hükümete, yasal ve meşru kurumlara meydan okuyan Ali Yalçın, birkaç gün içinde kendi sözünü çiğneyerek karar değiştirdi.
Şimdi biz de kamu görevlileri olarak soruyoruz: İki günde ne değişti de noter konumunda nitelendirdiğiniz ve güvenmediğiniz hakem kuruluna üye göndermeye karar verdiniz?
Ali Yalçın, “Ben 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde başarısız oldum.” demiyor, yasanın sınırlılıklarına sığınıyor.
Evet, yasa değişmeli. Ancak 1.078.831 üyesiyle dünyanın en büyük emek örgütlerinden biri olan Memur-Sen’in genel başkanı sadece 267 oy ile seçiliyorsa, asıl dengesizlik işte budur.
Sendika genel sekreterinin dediği gibi, arşiv unutmaz. Şimdi de arşive bakalım, Ali Yalçın’ın tutarsızlıklarına bir kez daha şahit olalım.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 21.08.2017 tarihinde 4. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde son teklifi şu sözlerle değerlendirmişti:
“Bugün ifade edilen ‘2018 için 3.5+3.5’, ‘2019 için 4+5’lik teklif, elimize kalemi veriyor ama içine mürekkebi koymuyor.”
Ancak bu sözlerden sadece saatler sonra, 0,5 puanlık artışı kabul ederek masada imzayı attı. Bu tarihten sonra Ali Yalçın, memurlar arasında “Buçuk Ali” olarak anılmaya başlandı.
Ali Yalçın! Allah aşkına, bu memuru senin kaçıncı hayal kırıklığına uğratışın!
Sonuç ortada: Ali Yalçın’ın her toplu sözleşme döneminde takındığı ikircikli tutumu ve samimiyetsizliği, memurun güvenini tamamen sarsmıştır. Erdemliler hareketindeki bu tıkanıklığı ve güven bunalımını aşmak için Ali Yalçın’ın istifa etmesi en erdemli hareket olacaktır.
Yıldırım Demirci